yatırım yapmak

listen to the pronunciation of yatırım yapmak
Türkisch - Englisch
invest

She wants to invest in our company's infrastructure. - O bizim şirketimizin altyapısına yatırım yapmak istiyor.

Nobody wanted to invest in my country. - Hiç kimse ülkemde yatırım yapmak istemedi.

invest in

Nobody wants to invest in my country. - Kimse benim ülkemde yatırım yapmak istemez.

She wants to invest in our company's infrastructure. - O bizim şirketimizin altyapısına yatırım yapmak istiyor.

place
put
fund

I want to invest in index funds. - İndeksli yatırım fonlarına yatırım yapmak istiyorum

to invest in
make an investment
(Ticaret) embark
placer
yatırım yap
invest

He made a killing by investing in the stock market. - Borsada yatırım yaparak bir vurgun yaptı.

We need to invest in clean, renewable energy. - Temiz, yenilenebilir enerjiye yatırım yapmalıyız.

yatırım yap
had an investment
yatırım yap
have an investment
gerektiğinden az yatırım yapmak
underinvested
yeterinden az yatırım yapmak
underinvested
kâr ile yeniden yatırım yapmak
plough back
kâr ile yeniden yatırım yapmak
plow back
yatırım yapmak
Favoriten