Tom's dog was found uninjured.
- Tom'un köpeği yaralanmamış bulundu .
Of one hundred warriors, ten came back uninjured; the rest died.
- Yüz savaşçıdan on tanesi yaralanmamış olarak geri geldi; gerisi öldü.
I didn't tell him the truth because I was afraid of hurting his feelings.
- Ona gerçekleri söylemedim çünkü duygularını yaralamaktan korktum.
Máire was injured in an accident.
- Máire bir kazada yaralandı.
No one else was injured.
- Başka hiç kimse yaralanmadı.
The toll from the accident was 5 persons dead and 100 persons injured.
- Kaza bilançosu; 5 kişi öldü ve 100 kişi yaralandı idi.
No one else was injured.
- Başka hiç kimse yaralanmadı.
Jimmy was hurt in a traffic accident.
- Jimmy bir trafik kazasında yaralandı.
Fortunately, no one was hurt.
- Allahtan, kimse yaralanmadı.
Six hundred thousand men were killed or wounded.
- Altı yüz bin asker öldürüldü veya yaralandı.
Many Union soldiers were killed or wounded.
- Birçok Birliki askeri öldürüldü veya yaralandı.
Six hundred thousand men were killed or wounded.
- Altı yüz bin asker öldürüldü veya yaralandı.
Thousands were killed or wounded.
- Binlerce insan öldürüldü veya yaralandı