There was a yellow school bus parked in front of the fire hydrant.
- Yangın musluğunun önünde park etmiş sarı bir okul otobüsü vardı.
I didn't see the fire hydrant.
- Yangın musluğunu görmedim.
You'll get a ticket if you park the car in front of a fire hydrant.
- Arabayı yangın musluğunun önünde park edersen bir bilet alacaksın.
Tom parked his car in front of a fire hydrant even though he knew he shouldn't.
- Tom etmemesi gerektiğini bilmesine rağmen, arabasını yangın musluğunun önüne parketti.
Dogs like to piss on fire hydrants.
- Köpekler yangın musluklarına işemeyi severler.