Definition von yangın im Türkisch Englisch wörterbuch
- fire
There was a fire near the train station last night.
- Dün gece tren istasyonu yakınında bir yangın vardı.
The fire had spread to the next building before the firemen came.
- İtfaiye gelmeden yangın sonraki binaya yayıldı.
- fire, blaze; fever
- blaze
Twenty people perished in the blaze.
- Yangında yirmi kişi can verdi.
The firemen quickly extinguished the blaze.
- İtfaiyeciler yangını hemen söndürdüler.
- (Konuşma Dili) passionate love
- (Konuşma Dili) madly in love
- (a destructive) fire, conflagration
- (Konuşma Dili) fever
- fever
- conflagration
A tiny spark may become a great conflagration.
- Küçücük bir kıvılcım büyük bir yangın olabilir.
- fire from
- fire sprinkler
- on the fire
For you to come out and say that kind of thing now would just be pouring oil on the fire.
- Şimdi dışarıya gelmen ve o tür bir şey söylemen yangına körükle gitmek olur.
- fire out
Tom used a fire extinguisher to try and put the fire out.
- Tom yangını söndürmeye çalışmak için bir yangın söndürücü kullandı.
Tom managed to put the fire out.
- Tom yangını söndürmeyi başardı.
- yangın söndürücü
- extinguisher
See if you can find a fire extinguisher.
- Bir yangın söndürücü bulabilip bulamayacağını görelim.
I have bought a new fire extinguisher.
- Yeni bir yangın söndürücü satın aldım.
- yangın alârmı
- fire alarm
Our fire alarm sometimes goes off when my mother is cooking something in the kitchen.
- Yangın alarmımız annem mutfakta yemek pişiriyorken bazen çalar.
All of a sudden, the fire alarm went off.
- Birdenbire yangın alarmı çalmaya başladı.
- yangın musluğu
- hydrant
I didn't see the fire hydrant.
- Yangın musluğunu görmedim.
You'll get a ticket if you park the car in front of a fire hydrant.
- Arabayı yangın musluğunun önünde park edersen bir bilet alacaksın.
- yangın tatbikatı
- fire drill
We had a fire drill yesterday.
- Dün bir yangın tatbikatı yaptık.
I hear we're having a fire drill today.
- Bugün bir yangın tatbikatı yaptığımızı duydum.
- yangın çıkaran
- incendiary
- yangın çıkaran kimse
- incendiary
- yangın çıkarma manyağı
- pyromaniac
- yangın çıkarma merakı
- pyromania
- yangın barajı
- fire dam
- yangın dairesi
- Fire Department
- yangın dolabı
- Fire cabinet
- yangın hortumu
- fire hose
- yangın söndürme aleti
- Fire extinguisher
- yangın söndürme tüpü
- Fire extinguisher
- yangın söndürücü
- Fire extinguisher
- yangın söndürücüsü
- of fire extinguishers
- yangın teçhizatı
- fire fighting equipment
- yangın tüpü
- fire extinguisher
- yangın bekçisi
- firewarden
- yangın bombası
- incendiary
- yangın bombası
- incendiary bomb
- yangın bombası
- fire bomb, incendiary bomb
- yangın bulucu
- fire watch
- yangın bölmesi
- draft stop
- yangın detektörü
- fire watch
- yangın duvarı
- fire wall
- yangın felâketi
- conflagration
- yangın kancası
- pike pole
- yangın koruma görevlisi
- firewarden
- yangın kulesi
- fire tower
- yangın köpüğü
- fire foam
- yangın kızıllığı gibi
- lurid
- yangın maddesi
- incendiary
- yangın merdiveni
- fire escape
Tom climbed down the fire escape.
- Tom yangın merdiveninden aşağıya indi.
- yangın mermisi
- incendiary bullet
- yangın mevsimi
- fire season
- yangın musluğu
- plug
- yangın musluğu
- fire plug, hydrant
- yangın riski
- fire risk
- yangın sigortası
- fire insurance
- yangın söndürme
- fire extinguishing
- yangın söndürme
- fire-fighting
- yangın söndürücü
- (köpüklü) foam extinguisher
- yangın söndürücü
- sprinkler
- yangın söndürücü madde dolu cam tüp
- grenade
- yangın tehlikesi
- fire danger
- yangın tuğlası
- firebrick
- yangın var
- Fire!
- yangın yerine dönmek 1
- (for a place) to become a madhouse; to turn into a bedlam. 2. (for a place) to be a complete mess, look like a cyclone had hit it
- yangın çengeli
- fire hook, fireman's hook
- yangın çıkarmak
- to start a fire
- yangın çıkarmak
- to start a (destructive, uncontrollable) fire
- yangın çıkarmak
- set fire
- yangın önleme şeridi
- firebreak
- yangınlar
- fires
Violent fires soon burn out themselves.
- Şiddetli yangınlar kısa sürede kendilerini tamamen yakarlar.
Man fears disasters such as floods and fires.
- İnsan su baskınları ve yangınlar gibi felaketlerden korkar.
- deprem nedeniyle yangın
- (Çevre) earthquake fire
- kasıtlı yangın çıkarma
- arson
- saha yangın sistemi
- field fire system
- yüksek infilaklı yangın mermisi
- (Askeri) high explosives incendiary
- yüksek kapasiteli yangın söndürme köpüğü istasyonu
- (Askeri) high- capacity firefighting foam station
- zırh delici yangın mermisi
- (Askeri) armour piercing incendiary