yalanlama

listen to the pronunciation of yalanlama
Türkisch - Englisch
contradiction
refutation
impugnment
disclaimer
confutation
denial
killing
contradict

I don't dare to contradict him. - Onu yalanlamak için cesaretim yok.

Allow me to contradict you. - Seni yalanlamama izin ver.

yalanlamak
refute
yalanlamak
{f} controvert
yalanlamak
deny

She hastened to deny the story. - O, hikayeyi yalanlamak için acele etti.

yalanlamak
contradict

I don't dare to contradict him. - Onu yalanlamak için cesaretim yok.

yalanlamak
disclaim
yalanlamak
disprove
yalanlamak
(deyim) argue against
yalanlamak
oppugn
yalanla
deny
yalanla
oppugn
yalanlamak
disavow
yalanlamak
confute
yalanlamak
kill
yalanlamak
to deny, to contradict
yalanlamak
to declare (something) to be false or untrue
yalanlamak
(Hukuk) to be in contradiction with
yalanlamak
impugn
yalanlamak
belie
yalanlamak
call back
yalanlamak
give the lie to
Türkisch - Türkisch
Bir haberin doğru olmadığını bildiren açıklama, tekzip: "Üç gün sonra, Vatan'ın birinci sayfasında bir yalanlama çıkmaz mı?"- Y. Z. Ortaç
Yalanlamak işi
Bir haberin doğru olmadığını bildiren açıklama, tekzip
(Hukuk) TEKZİP
yalanlamak
Haber veya sözün gerçek olmadığını bildirmek, yalan olduğunu açıklamak, tekzip etmek: "İstemeden o romantik âşığın yarattığı imajı yalanladılar."- H. Taner
yalanlamak
Gerçek olmadığını bildirmek, yalan olduğunu açıklamak, tekzip etmek
yalanlama
Favoriten