yaklaşabilme

listen to the pronunciation of yaklaşabilme
Türkisch - Englisch
accessibility
The quality of being accessible, or of admitting approach; receptibility
{n} the state of being approachable
{i} approachability; openness
yaklaş
(Bilgisayar) zoom in
yaklaş
(Bilgisayar) zoom
yaklaş
{f} near

He's offended at the slightest thing, he takes exception to nearly everything we say to him. - O en ufak bir şeye darılıyor, ona söylediğimiz yaklaşık her şeye itiraz ediyor.

The dictionary gathers nearly half a million words. - Sözlük yaklaşık yarım milyon kelime toplar.

yaklaş
{f} approach

He approached and fell on his knees. - O yaklaştı ve dizlerinin üzerine düştü.

According to the weather forecast, the typhoon is approaching Okinawa. - Hava tahminine göre, tayfun Okinawa'ya yaklaşıyor.

yaklaş
{f} approximate

The story approximates to historical truth. - Hikaye tarihsel gerçeğe çok yaklaştı.

The bridge is approximately a mile long. - Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda.

yaklaş
come near

Don't come near the bulldog in case it bites. - Isırma ihtimaline karşın bir buldoğa yaklaşma.

Don't let anyone come near the fire. - Herhangi birinin ateşe yaklaşmasına izin vermeyin.

yaklaş
{f} nearing

We're slowly nearing the end. - Biz yavaş yavaş sona yaklaşıyoruz.

The end of my probation period is nearing. - Benim deneme süremin sonu yaklaşıyor.

yaklaşabilme
Favoriten