Dogs breathe approximately 30 times a minute.
- Köpekler yaklaşık olarak dakikada otuz kez nefes alır.
A person's heart is approximately the same size as their fist.
- Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.
In the Tokyo stock market, stocks of about 450 companies are traded over the counter.
- Tokyo borsasında, yaklaşık 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.
I have about 5,000 yen.
- Benim yaklaşık 5,000 yenim var.
This work was painted circa 1650.
- Bu tablo yaklaşık 1650'de yapıldı.
Dogs breathe approximately 30 times a minute.
- Köpekler yaklaşık olarak dakikada otuz kez nefes alır.
The bridge is approximately a mile long.
- Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda.
You can buy it for a thousand yen or so.
- Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.
I'll be back in twenty minutes or so.
- Yaklaşık yirmi dakika içinde döneceğim.
The net-cafes here cater to students; fees start at around a pound an hour.
- Buradaki net-kafeler öğrencilere yiyecek ve içecek sağlamaktadır; ücretler yaklaşık saati bir pounddan başlamaktadır.
The family moved from their native Germany to Chicago around the year 1830.
- Yaklaşık 1830 yılında, aile anayurdu Almanya'dan Şikago'ya taşındı.
Asia is roughly four times the size of Europe.
- Asya yaklaşık olarak Avrupa'nın dört katı büyüklüktedir.
He estimates that the new house will cost roughly thirty million yen.
- O, yeni evin yaklaşık otuz milyon yene mal olacağını tahmin ediyor.
She's more or less my age.
- O yaklaşık olarak benim yaşımda.
Tom has just about everything a man could want.
- Tom yaklaşık olarak bir erkeğin isteyebileceği her şeye sahip.
Tom contradicts just about everything I say.
- Tom yaklaşık olarak söylediğim her şeyin tersini söylüyor.
This was built some 500 years ago.
- Burası yaklaşık 500 yıl önce yapıldı.
That charity is named after someone who contributed about two billion yen.
- O hayır kuruluşuna yaklaşık iki milyar yen bağışta bulunan birinin adı verildi.