He said Davis must be captured.
- O, David'in yakalanması gerektiğini söyledi.
Fadil wanted to escape capture.
- Fadıl yakalanmaktan kaçmak istedi.
I was caught in the rain on my way home.
- Eve dönerken yağmura yakalanmıştım.
She would have fallen into the pond if he had not caught her by the arm.
- Eğer onu kolundan yakalamasaydı, göletin içine düşmüş olacaktı.
Laws are like cobwebs, which may catch small flies, but let wasps and hornets break through.
- Yasalar örümcek ağı gibidir, küçük sinekleri yakalayabilirler fakat yaban arısı ve eşek arılarının geçmesine izin verirler.
She won't leave the room, because she doesn't want to catch another cold.
- O, başka bir soğuk algınlığına yakalanmak istemediğinden dolayı odadan ayrılmayacak.
I captured butterflies with a net.
- Kelebekleri bir fileyle yakaladım.
We want to capture all the uniqueness of each language. And we as well want to capture their evolution through time.
- Biz her dilin tüm benzersizliğini yakalamak istiyoruz. Ve biz zaman içinde onların evrimini de yakalamak istiyoruz.
It's horrible to get caught in rush hour traffic.
- İş çıkışındaki yoğun trafiğe yakalanmak korkunçtur.
Tom didn't want get caught.
- Tom yakalanmak istemedi.
I was afraid to catch a cold.
- Ben soğuk algınlığına yakalanmaktan korktum.
Tom is afraid of catching a cold.
- Tom soğuk algınlığına yakalanmaktan korkuyor.
A fox isn't caught twice in the same snare.
- Bir tilki aynı tuzakta iki kez yakalanmaz.
A fox was caught in the snare.
- Kapanda bir tilki yakalandı.
We'll catch up later.
- Daha sonra yakalayacağız.
Tom couldn't catch up with the other students after he came out of his coma.
- Tom komadan çıktıktan sonra diğer öğrencilerin seviyesini yakalayamadı.
I don't want to be caught.
- Yakalanmak istemiyorum.
I didn't want to be caught.
- Yakalanmak istemedim.
I don't want to be caught.
- Yakalanmak istemiyorum.
I didn't want to be caught.
- Yakalanmak istemedim.
Do you ever worry about getting caught?
- Yakalanmak hakkında hiç endişe eder misin?
Tom doesn't want to be caught.
- Tom yakalanmak istemiyor.
The robber was nabbed this morning.
- Soyguncu bu sabah yakalandı.
Washing your hands regularly is a good way to prevent catching some diseases.
- Ellerinizi düzenli olarak yıkama bazı hastalıklara yakalanmayı önlemek için iyi bir yoldur.
They succeeded in catching the tiger alive.
- Kaplanı canlı yakalamayı başardılar.
The robber was nabbed this morning.
- Soyguncu bu sabah yakalandı.
I have created a perfect plan for capturing that crafty animal.
- O kurnaz hayvanı yakalamak için mükemmel bir planı oluşturdum.
Tom grabbed Mary by the collar.
- Tom, Mary'yi yakasından yakaladı.
He seized the pickpocket by the collar.
- Yankesiciyi yakasından yakaladı.
The boy captured the bird with a net.
- Çocuk bir ağ ile kuşu yakaladı.
I captured butterflies with a net.
- Kelebekleri bir fileyle yakaladım.
I think you nailed it.
- Sanırım onu yakaladın.
Where did you nail them?
- Onları nerede yakaladın?