There was a castle here many years ago.
- Yıllar önce orada bir kale vardı.
Visitors to that town increase in number year by year.
- Kasabayı ziyaret edenler yıldan yıla artıyor.
I saw a movie for the first time in two years.
- İki yılda ilk kez bir film izledim.
He has been in Japan for three years.
- O üç yıldır Japonya'da.
As the sun rose, the stars faded away.
- Güneş doğduğunda, yıldızlar kayboldu.
My father's birthday falls on Sunday this year.
- Babamın doğum günü bu yıl pazar gününe denk geliyor.
Senede dört mevsim vardır: Bahar, yaz, güz ve kış.
- Bir yılda dört mevsim vardır: İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış.
Gelecek sene Çince öğrenmek istiyorum.
- Gelecek yıl Çince öğrenmek istiyorum.