yıkılamaz

listen to the pronunciation of yıkılamaz
Türkisch - Englisch
indestructible
that can not be destroyed
If something is indestructible, it is very strong and cannot be destroyed. This type of plastic is almost indestructible. too strong to be destroyed
not easily destroyed
Not destructible; incapable of decomposition or of being destroyed
{s} cannot be destroyed, impossible to destroy
very long lasting; "less durable rocks were gradually worn away to form valleys"; "the perdurable granite of the ancient Appalachian spine of the continent"
yık
{f} ruin

Idleness leads to ruin. - Tembellik yıkıma yol açar.

Those people ruin their government, but they don't know how to build it again. - O insanlar hükümetlerini yıktılar ama onu tekrar nasıl inşa edeceklerini bilmiyorlar.

yık
subvert
yık
knock down

They're going to knock down that monument. - Onlar o anıtı yıkacaklar.

yık
{f} overthrown
yık
demolish

Since the mid-20th century, the number of hutongs in Beijing has dropped dramatically as they are demolished to make way for new roads and buildings. - 20. yüzyılın ortalarından beri Pekin'de su kuyusu sayısı önemli ölçüde düşmüş ve yeni yol ve binalar için bir yol yapmak için yıkılmışlardır.

A few old buildings need to be demolished. - Birkaç eski binanın yıkılması gerekiyor.

yık
{f} ruining
yık
{f} ruined

Tom ruined his favorite shirt by washing it in water that was too hot. - Tom onu çok sıcak olan suda yıkayarak en sevdiği gömleğini mahvetti.

yık
overthrew
yık
{f} overthrow
yık
vandalize

Tom found his house vandalized. - Tom evini yakılmış yıkılmış buldu.

yık
{f} ruins
yık
unbuilt
yık
unbuild
yık
demolished

The shopping center will be demolished. - Alıveriş merkezi yıkılacak.

Since the mid-20th century, the number of hutongs in Beijing has dropped dramatically as they are demolished to make way for new roads and buildings. - 20. yüzyılın ortalarından beri Pekin'de su kuyusu sayısı önemli ölçüde düşmüş ve yeni yol ve binalar için bir yol yapmak için yıkılmışlardır.

yıkılamaz
Favoriten