yüzlü yüzlü

listen to the pronunciation of yüzlü yüzlü
Türkisch - Englisch

Definition von yüzlü yüzlü im Türkisch Englisch wörterbuch

dört üçgen yüzlü şekil
tetrahedron
güler yüzlü kimse
smoothie
iki yüzlü
two faced
yüzlü
(something) which contains or is made up of one hundred people or things
bebek yüzlü
baby face
iki yüzlü
double-minded
iki yüzlü
double dealer
iki yüzlü
ambidexter
iki yüzlü
double-faced

You are double-faced and this is the problem. - Sen iki yüzlüsün ve bu problem.

iki yüzlü
dissimulator
iki yüzlü
shammer
iki yüzlü
left-handed
iki yüzlü
double-dealer
iki yüzlü
double-tongued
iki yüzlü
duplicitous
iki yüzlü
smoothie
masum yüzlü çocuk
cherub
on iki yüzlü şekil
dodecahedron
iki yüzlü
hypocrite

I feel like a hypocrite. - Bir iki yüzlü gibi hissediyorum.

I know I'm a hypocrite. - Bir iki yüzlü olduğumu biliyorum.

bebek yüzlü
Baby faced, baby face
yuvarlak yüzlü
round-faced
çift yüzlü disk
double layer disk
Roma iki yüzlü kapılar tanrısı
Janus
ablak yüzlü
round-faced, chubby-faced
ak yüzlü yelkovan
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: yelkovangiller,ebabil) streaked shearwater
ak yüzlü ıslıkçı ördek
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: ördekgiller) white-faced whistling duck
altı yüzlü cisim
hexahedron
asık suratlı/yüzlü
sulky, sullen
ay yüzlü
moon-faced
beyaz yüzlü
whiteface
beş yüzlü
pentahedral
beş yüzlü şekil
pentahedron
dört yüzlü
tetrahedral
dört yüzlü şekil
tetrahedron
düz yüzlü golf sopası
putter
ekşi suratlı/yüzlü
sour-faced
ekşi yüzlü
sour-faced, forbidding
eş yüzlü
coplanar
güler yüzlü
debonaire
güler yüzlü
smiling

He is always cheerful and smiling. - O her zaman neşeli ve güler yüzlüdür.

She's always happy and smiling. - O her zaman mutlu ve güler yüzlüdür.

güler yüzlü
smooth-faced
güler yüzlü
debonair
güler yüzlü
jocund
güler yüzlü
good-humored
güler yüzlü
good humoured [Brit.]
güler yüzlü
genial, merry, cheerful
güler yüzlü
genial
güzel ama ifadesiz yüzlü kimse
wax doll
iki yüzlü
soft spoken
iki yüzlü
(kumaş) two sided
iki yüzlü
double faced
iki yüzlü
double minded
iki yüzlü
pharisaic
iki yüzlü
disingenuous
iki yüzlü
slimy
iki yüzlü
insincere
iki yüzlü
smooth-tongued
iki yüzlü
ambidextrous
iki yüzlü
hypocritical

Tom was very hypocritical. - Tom çok iki yüzlüydü.

You're being hypocritical. - Sen iki yüzlü davranıyorsun.

iki yüzlü
double

You are double-faced and this is the problem. - Sen iki yüzlüsün ve bu problem.

iki yüzlü
left handed
iki yüzlü
bilateral
iki yüzlü
smooth-faced
iki yüzlü
double-dealing
iki yüzlü
false
iki yüzlü
double tongued
iki yüzlü
pharisaical
iki yüzlü davranmak
play fast and loose
kara yüzlü
dishonored, disgraced, in disgrace
nur yüzlü
(someone) who has a saintly face, who looks saintly
nur yüzlü kimse
cherub
oniki yüzlü şekil
dodecahedron
paralel yüzlü
parallelepiped
pek yüzlü
1. brazen, shameless. 2. very outspoken; tactless
sekiz yüzeyli veya yüzlü
octahedron
sekiz yüzlü cisim
octahedral
sekiz yüzlü şeklinde olan
octahedral
soluk yüzlü
wheyfaced
soluk yüzlü
tallow faced
sıcak yüzlü
likable-looking, friendly looking
tek yüzlü
single sided
tek yüzlü kılıç
backsword
tek yüzlü kılıç
singlestick
tek yüzlü kılıç kullanan eskrimci
backswordsman
tek yüzlü kılıç kullanan eskrimci
backsword
temiz yüzlü
(someone) who has an honest, good-hearted look about him/her
tersli yüzlü reversible
(garment or fabric)
turşu suratlı/yüzlü
sour-faced
yanık yüzlü
(someone) whose face is sun-tanned or sunburnt
yirmi dört yüzlü
trisoctahedron
yumuşak yüzlü
(someone) who is too kind to refuse a request
yüzlü
faced
çift yüzlü
double-faced, reversible; dihedral
çift yüzlü kumaş
reversible fabric
çok yüzlü
polyhedral
çok yüzlü cisim
polyhedron
üç yüzlü
trihedral
yüzlü yüzlü
Favoriten