yükletmek

listen to the pronunciation of yükletmek
Türkisch - Englisch
To install
to have (a task or responsibility) given to or laid upon (someone)
have (something) charged with (electricity)
to have (the blame) put on (someone)
to have (someone) load (someone, an animal, a vehicle); to have (something) loaded in/on
load
load up
weight
yükle
(Bilgisayar) install

I have installed Microsoft Office on my personal computer, so please use its file format when you send me the attachment. - Benim kişisel bilgisayarıma Microsoft Office yükledim, bu yüzden bana eklenti gönderdiğinde lütfen onun dosya formatını kullan.

Do you want to install this free browser add-on? - Bu ücretsiz tarayıcı eklentisini yüklemek ister misiniz?

yükle
{f} laded
yükle
upload

As soon as I can get my son to scan our family photos, I'll upload some of them to our website. - Aile fotoğraflarımızı oğluma taratır taratmaz, onlardan bazılarını web sitemize yükleyeceğim.

How can I upload a photo to your website? - Sitene bir fotoğrafı nasıl yükleyebilirim?

yükle
download

The download speed is twice as fast as the upload speed on this network. - Bu ağda indirme hızı yükleme hızından iki kat daha hızlı.

She downloaded an antivirus. - O, bir antivirüs yükledi.

yükle
{f} task
yükle
{f} lading
yükle
{f} burden

I can't burden Tom with that responsibility. - Ben bu sorumluluğu Tom'a yükleyemem.

I don't want to burden you with my troubles. - Size sorunlarımı yüklemek istemiyorum

yükle
{f} load

Tom loaded the cars onto the ferryboat. - Tom arabaları araba vapuruna yükledi.

We loaded a lot of luggage into the car. - Arabaya bir sürü bagaj yükledik.

yükle
weight down
yükle
{f} loaded

Let's get those supplies loaded on the truck. - Bu malzemeleri kamyona yükletelim.

We loaded a lot of luggage into the car. - Arabaya bir sürü bagaj yükledik.

yükle
{f} laden
yükle
load down
yükle
{f} loading

We're ready to begin loading the truck. - Kamyonu yüklemeye hazırız.

Tom finished loading the truck. - Tom kamyona yükleme yapmayı bitirdi.

yükle
impute to
yükle
impute
yükle
weigh down
yükle
lade
yükle
burdened
yükle
charging
yükle
weighdown
yükle
loaddown
yükle
weigh#down
yükle
weightdown
yükle
{f} weight

If you load too much weight in this box, it's going to blow up. - Bu kutuya çok fala ağırlık yüklersen patlar.

yükle
weight#down
yükle
imputeto
Türkisch - Türkisch
Yüklemek işi yaptırmak
Yükleme işi yaptırmak: "Boyuna kolumu çekip hep kabahati bana yükletiyor."- S. M. Alus
(Osmanlı Dönemi) ZAKN
yükletme
Yükletmek işi
yükletmek
Favoriten