Siz bana bir iyilik yapar mısınız?
- Would you do me a favour?
Lütfen takımımıza koçluk yapar mısınız?
- Would you please coach our team?
İngilizce konuşmayı tercih eder misiniz?
- Would you prefer to speak in English?
Tom işi tek başına yapamaz. Ona yardım eder misiniz?
- Tom can't do the job by himself. Would you mind helping him?
Sakıncası yoksa bunu benim için çevirebilir misiniz ?
- Would you mind translating this for me?
Sakıncası yoksa bunu açıklar mısınız?
- Would you mind explaining this?
Pencereyi açmamın sizce bir sakıncası var mı?
- Would you mind if I open the window?
Sizinle oturmamın sizce bir sakıncası var mı?
- Would you mind if I sit with you?
Sütün kalanını içmemin bir sakıncası var mı?
- Would you mind if I drank the rest of the milk?
Biraz beklemenizin sakıncası var mı?
- Would you mind waiting a moment?
... MILTON, THAT WAS CRAZY. WHY WOULD YOU DO THAT? ...
... things, would you advise it? Will it catch on? ...