wot not; know not; knows not

listen to the pronunciation of wot not; know not; knows not
Englisch - Türkisch

Definition von wot not; know not; knows not im Englisch Türkisch wörterbuch

not
gayri
not
emes
not
değil

Ummak bir strateji değildir. - Hope is not a strategy.

Birini tanıyorum da ötekini değil. - I know one of them but not the other.

not
yok

Ona söyleyecek hiçbir şeyim yok. - I've got nothing to say to him.

Onun 100 dolardan az parası yok. - He has not less than 100 dollars.

not
Mühim değil
not
z. değil, olmayan
not
not only this yalnız bu değil
not
not a little epey not at all hiç
not
asla

Tom öyle bir şeyin bir daha asla olmayacağını söyledi. - Tom said that nothing like that would ever happen again.

Herkes Japonya'da artık kötü bir şey asla olmayacağını umuyor. - Everyone is hoping nothing bad will ever happen in Japan.

not
katiyen

Tüm gün katiyen bir şey yemedim. - I ate absolutely nothing the whole day.

Katiyen yapmayacaksın. - You'll do nothing of the kind.

not
Not halfÇokHiç fena değil
not
Suçsuzdur
not
whether he goes or not gitse de gitmese de
not
de
Englisch - Englisch
not