with liberty, without limits; frankly, openly, honestly

listen to the pronunciation of with liberty, without limits; frankly, openly, honestly
Englisch - Türkisch

Definition von with liberty, without limits; frankly, openly, honestly im Englisch Türkisch wörterbuch

freely
serbestçe

Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir. - Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.

Sığırlarının serbestçe başıboş gezinmelerine izin vermemeleri teşvik edildi. - They were encouraged not to let their cattle roam freely.

freely
özgürce

Onlar onun özgürce konuşma hakkını destekledi. - They supported his right to speak freely.

Sorunu özgürce tartıştık. - We discussed the problem freely.

freely
azade
freely
kısıtlanmadan
freely
açıkça
freely
çekinmeden
freely
saklamadan
freely
engellenmeden
freely
seve seve
freely
rahatça

Sami cezaevinde rahatça dolaşabilirdi. - Sami could move freely around the prison.

freely
dobra dobra
freely
bolca/serbestçe
freely
rahat bir şekilde
freely
bağımsız olarak
freely
z. serbestçe
Englisch - Englisch
freely
with liberty, without limits; frankly, openly, honestly
Favoriten