when something harbours an organism, it conceals or carries it

listen to the pronunciation of when something harbours an organism, it conceals or carries it
Englisch - Türkisch

Definition von when something harbours an organism, it conceals or carries it im Englisch Türkisch wörterbuch

harbour
{f} barındırmak
harbour
liman

Polis, Tom'un vücudunu limanda yüzerken buldu. - The police found Tom's body floating in the harbour.

Düşman savaş gemileri limandaki depolarımızı bombaladı. - The enemy warships bombed our warehouses in the harbour.

harbour
{i} barınak
harbour
yataklık etmek
harbour
korumak
harbour
{i} sığınak
harbour
{f} demir atmak
harbour
{f} beslemek
harbour
{f} sığınmak
harbour
{f} barınmak
harbour
{f} gütmek
harbour
aklında tut/barındır
harbour
i., f., İng., bak. harbor
Englisch - Englisch
harbour
when something harbours an organism, it conceals or carries it
Favoriten