Englisch - Türkisch
Definition von what is higher im Englisch Türkisch wörterbuch
- upper
- üst
Lenny'nin nasıl çiğnemeden veya boğulmadan tam bir sosisli sandvici yutabildiğine bak? Bu nedenle üst idare onu bu kadar fazla sever.
-See how Lenny can swallow an entire hot dog without chewing or choking? That's why upper management loves him so much.
O, üst sınıfa aittir.
-He belongs to the upper class.
- upper
- (Bilgisayar) büyükharf
- upper
- yukardaki
- upper
- ayakkabının üst kısmı
- upper
- üstteki
- upper
- yataklı vagonun üst kat yatağı
- upper
- {i} uyarıcı
- upper
- {i} ayakkabı yüzü
- upper
- {s} üst, üstteki, yukarıdaki: upper berth (trende/vapurda) üst yatak. upper deck üst güverte
- upper
- üst kattaki
- upper
- (Tıp) Üstü, üstteki
- upper
- kumaş tozluk
- upper
- {i} üst parça
- upper
- upper berth üst yatak upper case matb
- upper
- majüskül
- upper
- {i} üst diş
- upper
- {i} amfetamin
- upper
- majüskül harflerin bulunduğu üst kasa
- upper
- yukarıdaki
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von what is higher im Englisch Englisch wörterbuch
- upper
what is higher
Silbentrennung
what I·s higherTürkische aussprache
hwʌt îz hayırAussprache
/ˈhwət əz ˈhīər/ /ˈhwʌt ɪz ˈhaɪɜr/
Resimler
Videos
... do the same procedures every hour have higher quality ...
... bright. And the fact that you're making an investment in higher education is critical. ...
Historie
Favoriten