O, keki altı parçaya kesti ve çocuklardan her birine bir tane verdi.
- She cut the cake into six pieces and gave one to each of the children.
Japon satrancında kaç tane farklı parça var?
- How many different pieces are there in Japanese chess?
Bu sanat eseri gerçekten paha biçilmezdir.
- This piece of art was really priceless.
Baba! Bu güzel sanat eserini nasıl anlayamıyorsun?
- Dad! How can you not understand this beautiful piece of art?
Bana iki parça tebeşir ver.
- Give me two pieces of chalk.
Tom pastayı altı parçaya böldü.
- Tom cut the pie into six pieces.