Hiç kimse kaderden daha bilgili olamaz.
- No one can be more wise than destiny.
Tom bilgili görünüyor.
- Tom appears to be wise.
O,şimdi daha yaşlı ve daha akıllıdır.
- She is older and wiser now.
O çok güzeldir, daha neyse çok akıllıcadır.
- She is very beautiful, and what is more, very wise.
Sanırım o mantıklı olabilir.
- I think that might be wise.
Gerçekten onun mantıklı olduğunu düşünüyor musun?
- Do you really think that's wise?
İyi bir kahvaltı yemek çok akıllıcadır.
- Eating a good breakfast is very wise.
Daha akıllıca hareket etmelisin.
- You must act more wisely.
Akıllı bir adam bu şekilde hareket etmezdi.
- A wise man would not act in that way.