Tom arabayı yıkamak zorunda değil. Mary onu zaten yıkadı.
- Tom doesn't have to wash the car. Mary's already washed it.
Benim işim bulaşık yıkamaktır.
- My job is to wash dishes.
İlk olarak yıkanmak istiyorum.
- I want to wash up first.
Gömlek çok kirli. Sen okula gitmeden önce, o yıkanmak zorunda.
- The shirt is very dirty. Before you go to school, it has to be washed.
Jane'in yıkanacak çok giysisi var.
- Jane has a lot of clothes to wash.