O, sigarayı bırakmak için söz verdi.
- He vowed to give up smoking.
Onlar savaştan sonra evlenmek için söz verdi.
- They vowed to marry after the war.
Onlar 25. evlilik yıldönümünde kendi yeminlerini yeniledi.
- They renewed their vows on their 25th wedding anniversary.
O, arkadaşının ölümünün intikamını almak için yemin etti.
- He vowed to avenge his friend's death.
Ben asla evlenmemek için yemin ettim.
- I have made a vow never to get married.
Tom bunu yapmak için yemin etti.
- Tom vowed to do that.
The rebels vowed to continue their fight until they succeed.