Bu önceden tasarlanmış bir suçtu.
- This was a premeditated crime.
Onun kasıtlı olmadığına eminim.
- I'm sure that wasn't intentional.
Onun hatası kasıtlıydı.
- His mistake was intentional.
Bu önceden tasarlanmış bir suçtu.
- This was a premeditated crime.