Küresel ısınmanın insan eylemlerinin sonucu olduğunu düşünüyor musunuz?
- Do you believe global warming is the result of human actions?
Meksika ordusu eylem tehdidinde bulundu.
- The Mexican army threatened action.
Başka ülkelerin işgali utanç verici bir etkinliktir.
- The invasion of other countries is a shameful action.
Hareketlerinin neden olduğu etkileri anladığını sanmıyorum.
- I don't think you understand the repercussions your actions have caused.
Tom, savaş sırasındaki eylemleri için pişmanlık duymaya başladı.
- Tom began to experience remorse for his actions during the war.
Ordu savaş sırasında bir dizi görkemli eylemlerde yer aldı.
- The army was involved in a number of brilliant actions during the battle.
Kendimizi niyetimizle başkalarını ise davranışlarıyla yargılarız.
- We judge ourselves by our intentions and others by their actions.
Onun davranışları beni rahatsız ediyor.
- Her actions disturb me.
Hareketleri ile sözleri tutarsız.
- Her actions are inconsistent with her words.
Mario'nun Pub'ı hareketin olduğu yerdir.
- Mario's Pub is where the action is.
Onun açtığı davalar çok ilgisiz ve o savunmasız bırakıldı.
- The actions she took were too careless, and she was left defenseless.
Başka bir işlem yapılmayacaktır.
- No further action will be taken.
Leyla, üç çocuğunun velayetini almak için yasal işlem başlattı.
- Layla launched a legal action to gain custody of her three children.
Tom was unsure how to proceed.
- Tom war sich nicht sicher, wie er weiter vorgehen sollte.