Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

vorbild

listen to the pronunciation of vorbild
Deutsch - Türkisch
{'fo: rbilt} s örnek, model
sich jdn zum Vorbild nehmen
örnek olmak, benzemeye çalışmak
Englisch - Türkisch

Definition von vorbild im Englisch Türkisch wörterbuch

example
{i} örnek

Muhabir: Bana bir örnek verebilir misin? - Reporter: Can you give me an example?

Niçin onların şikâyet ettikleri sadece benim? Onlar sadece beni örnek veriyorlar ve beni bir günah keçisi olarak kullanıyorlar. - Why am I the only one they complain of? They're just making an example out of me and using me as a scapegoat.

example
kip
example
mesala
exemplar
örnek

O, mükemmel şöhretiyle örnek alınacak bir kişidir. - He is an exemplary person with an excellent reputation.

Tom örnek bir iş yapıyor. - Tom is doing an exemplary job.

exemplar
kopya
example
make an example of ibret olsun diye cezalandırmak
example
for example örneğin
example
set a good example iyi örnek olmak
example
{i} misal

Bana bir misal verebilir miydiniz? - Could you give me an example?

Şimdiye kadar ilk kez bir misal verdim. - This is the first time I've ever given an example.

example
{i} ders

Biz onun dersini izlemeliyiz. - We should follow his example.

example
meselâ

Mesela, bu bir aşk şarkısı. - For example, this is a love song.

Hayvanları seviyorum, mesela kediler ver köpekleri. - I like animals, for example, cats and dogs.

example
{i} ibret
exemplar
{i} sembol
exemplar
timsal
exemplar
{i} model
exemplar
misal