Ben okuldan kovuldum.
- I've been expelled from school.
Kavga ettiği için okuldan kovuldu.
- He was expelled from school for fighting.
O taburcu edilmek üzere.
- She's about to be discharged.
Hasta hastaneden taburcu edildi.
- The patient was discharged from hospital.
Bir atık su arıtma tesisi şehrin su kaynağının içine zehirli kimyasallar boşalttı.
- A sewage treatment plant discharged toxic chemicals into the town's water supply.
Birçok Yahudi Almanlar tarafından sınırdışı edildi.
- Many Jews were expelled by the Germans.