Biz pek çok konuşmadık.
- We didn't talk very much.
Hanako keki çok fazla seviyor.
- Hanako likes cake very much.
Tom konserden çok fazla hoşlanmadı.
- Tom didn't enjoy the concert very much.
Tehlikenin gayet farkındayım.
- I'm very much aware of the danger.
Geçen gece beni akşam yemeğine götürdüğün için çok çok teşekkürler.
- Thanks very much for having me to dinner the other night.
Klavsenin sesini çok severim.
- I like the sound of harpsichord very much.
Sana çok, çok teşekkürler!
- Thank you very, very much!
After a day in the hot sun, he needed a shower in the worst way.
... makes new mom is very person on this island is very much about my feelings ...
... And I'm sure you can see just from that one video very much ...