Bu kitap, o kitaptan daha az eğlenceli değil.
- This book is not less amusing than that one.
Yabancı insanlar eğlenceli.
- Foreign people are amusing.
Dedektif hikayeleri eğlendirici.
- Detective stories are amusing.
Çocuklarına eğlendirici bir hikaye anlattı.
- She told her children an amusing story.
Çok anlamlı sözcük grupları genelde komik çevirilere neden olur.
- Ambiguous phrases in general lead to amusing interpretations.
Tom hikayenin komik olduğunu düşündü.
- Tom thought that the story was amusing.
Çocuklar böyle eğlendirici şeyler söylüyor.
- The children say such amusing things.
Çocuklarına eğlendirici bir hikaye anlattı.
- She told her children an amusing story.