Çeşitli Türk restoranlarında, şiş kebap ana yemektir.
- In various Turkish restaurants, shishkabob is the main food.
Ben çeşitli zorluklar gördüm.
- I have seen various difficulties.
Acıya katlanmanın birçok yolu var.
- There are various ways of enduring the pain.
Bu oda birçok amaçla kullanılır.
- This room is used for various purposes.
O kasede değişik türde şekerleme var.
- There are various kinds of candy in that bowl.
Bir dil ne kadar çok ülkede konuşulursa, yerli konuşanı gibi ses çıkarmak o kadar daha az önemlidir, çünkü o dilin konuşanları değişik lehçeler duymaya alışkındır.
- The more countries a language is spoken in, the less important it is to sound like a native speaker, since speakers of that language are accustomed to hearing various dialects.
Diplomatlara çeşitli ayrıcalıklar tanınır.
- Diplomats are allowed various privileges.
Ayrıca çeşitli konular hakkında konuşmakla çok fazla zaman kaybedeceğiz.
- Besides, we will lose too much time to talk about the various topics.
The reasons are various.
You have broken various of the rules.