Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

vahşi

listen to the pronunciation of vahşi
Türkisch - Englisch
brutal

Tom was found brutally murdered. - Tom vahşice öldürüldü.

Tom was brutally murdered on October 20, 2013. - Tom 20 Ekim 2013'te vahşice öldürüldü.

savage

They say that music soothes the savage beast, but for me personally, it neither relaxes me nor calms me. - Onlar müziğin vahşi canavarı sakinleştirdiğini söylüyorlar ama benim için şahsen, o beni ne rahatlatıyor ne de sakinleştiriyor.

The savage life is so simple, and our societies are such complex machinery! - Vahşi hayat çok basit ve toplumlarımız çok karmaşık makine!

wild

Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there. - Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar.

Hunting game is forbidden in this tranquil wilderness. - Avcılık oyunu bu huzurlu vahşi doğada yasaklanmıştır.

truculent
ferocious

Those dogs aren't as ferocious as they look. - Bu köpekler göründükleri kadar vahşi değil.

A tiger is a very ferocious kind of animal. - Kaplan çok vahşi bir hayvan türüdür.

churlish
brute
heathenish
feral

A feral farm cat bit Tom's hand. - Bir vahşi çiftlik kedisi Tom'un elini ısırdı.

Farm cats are usually feral or semi-feral. - Çiftlik kedileri genellikle vahşi veya yarı vahşidir.

haggard
(bölge) rude
barbaric
barbarian

They call themselves civilized, but they're just as savage as those they call barbarians. - Kendilerine uygar diyorlar ama barbar dedikleri kadar vahşiler.

They are much more savage than those they call barbarians. - Onlar, barbar dediklerinden çok daha vahşidirler.

virgin (forest)
wolfish
tigerish
wild, savage, brutal, barbaric, barbarian, ferocious
atrocious
uncivilized
wild, savage; barbarous
heathen
turbulent
disorderly
fierce

Savages fear the appearance of a fierce wild beast. - Barbarlar kızgın vahşi bir hayvanın görünüşünden korkuyorlar.

A fierce dog attacked the girl. - Vahşi bir köpek kıza saldırdı.

lawless
wanton
ruffian
vitriolic
ferine
churl
vandal
lupine
bestial
vahşi hayvan
wild animals
vahşi orman
jungle
vahşi afrika maymunu
mandrill
vahşi at
bronco
vahşi at terbiyecisi
bronco buster
vahşi doğa
wilds
vahşi hayvan
brute
vahşi hayvanlar
wildlife
vahşi savaşçı
(ıskandinav) berserker
vahşi yaşama geri dönmüş
(hayvan) feral
vahşi yerler
wilds
vahşi şahin
haggard falcon
vahşi şahin
haggard
soylu vahşi
noble savage
kedigillerden, çakala benzer vahşi bir hayvan
from feline, coyote-like wild animals
Birleşik Devletler Balık ve Vahşi Yaşam Servisi
(Askeri) United States Fish and Wildlife Service
kan dökülen vahşi eğlence
Roman holiday
vahşiler
savagery
vahşi
Favoriten