Automobiles replaced carriages.
- Yolcu vagonlarının yerini otomobiller aldı.
She wanted to enter the carriage.
- O, vagona girmek istedi.
The car and seat number are written on the ticket.
- Vagon ve koltuk numarası biletin üzerinde yazılı.
The train is made up of fifteen cars.
- Tren on beş vagondan oluşmuştu.
They had driven wagons.
- Vagonları onlar sürmüştü.
They drove wagons and carried supplies.
- Onlar vagonları sürdü ve malzemeleri taşıdı.