uyuya

listen to the pronunciation of uyuya
Türkisch - Englisch
to sleep
uyuya kalmak
(Fiili Deyim ) fall asleep
uyuya kalmak
(Argo) zonk out
uyuya kalmak
(deyim) go out like a light
uyuya kalmak
(deyim) be out like a light
uyuya kalmak
sleep in
uyu
{f} slept

That baby will have slept five hours by noon. - O bebek öğleye kadar beş saat uyumuş olacak.

I only slept for three hours. - Ben sadece üç saat uyudum.

uyu
{f} sleep

Robin looks very cute when he's sleeping. - Robin uyurken çok sevimli görünüyor.

This room is not suitable for sleeping. - Bu oda uyumak için uygun değil.

uyu
kip

I usually have a kip on Sundays. - Pazar günleri genellikle uyurum.

I want to have a kip. - Ben uyumak istiyorum.

uyu
{f} sleeping

Robin looks very cute when he's sleeping. - Robin uyurken çok sevimli görünüyor.

Once upon a time, there was a man and his wife. They had no house. They were living in the fields and sleeping at the foot of a tree. - Vaktiyle bir adam ve karısı vardı. İçinde oturacak evleri yoktu. Tarlalarda yaşıyorlardı ve bir ağacın dibinde uyuyorlardı.

uyuya kalmak
oversleep
uyu
get to sleep

Poor Tom's been trying to get to sleep for three hours now. - Zavallı Tom şu an üç saattir uyumaya çalışıyor.

Tom couldn't get to sleep till after three last night. - Tom dün gece üçten sonrasına kadar uyuyamadı.

uyu
lazy
uyuya kalmak
(Fiili Deyim ) drop off
uyuya kalmak
(Fiili Deyim ) drop asleep
uyuya
Favoriten