Although the decision to implement this plan has already been made, the finer points still need to be planned out.
- Bu planı uygulamak için karar verilmesine rağmen, ince noktaların hâlâ planlanmaya ihtiyacı var.
Almost all implementations of virtual memory divide the virtual address space of an application program into pages; a page is a block of contiguous virtual memory addresses.
- Hemen hemen tüm sanal bellek uygulamaları bir uygulama programının sanal adres alanını sayfalara böler; bir sayfa bitişik sanal bellek adreslerinden oluşan bir bloktur.
Put your plan into practice as soon as possible.
- Planınızı mümkün olduğu kadar kısa sürede uygulamaya koyun.
When it comes to science, practice is more important than theory.
- Bilime gelince, uygulama teoriden daha önemlidir.
Can we apply this rule in this case?
- Bu durumda bu kuralı uygulayabilir miyiz?
Apply two coats of the paint for a good finish.
- İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula.
She applied what she had learned in class to the experiment.
- O, sınıfta öğrendiğini deneyde uyguladı.
This rule cannot be applied in every case.
- Bu kural her durumda uygulanamaz.
The rule does not apply to his case.
- Kural bu duruma uygulanamaz.
Does it only apply to masculine nouns?
- Bu sadece eril isimlere mi uygulanır?