uyanık olmak

listen to the pronunciation of uyanık olmak
Türkisch - Englisch
be on the ball
keep one's weather eye open
be watchful
know what's what
be awake
be on the alert
got hip to
be alert

We have to be alert all the time. - Her zaman uyanık olmak zorundayız.

(deyim) keep an eye open
alert

We have to be alert all the time. - Her zaman uyanık olmak zorundayız.

(deyim) know what's going on
uyanık olma
waking
uyanık olma
{i} vigilance
uyanık ol
got hip to
uyanık olma
vigil

Layla and Sami have to be vigilant. - Leyla ve Sami uyanık olmak zorunda.

Tom and Mary need to be vigilant. - Tom ve Mary uyanık olmalı.

hala uyanık olmak
be still awake
uyanık ol
get with it
uyanık olma
being awake
uyanık olma
tenseness
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) MUHAZERE
(Osmanlı Dönemi) SÜHUR
Uyanık olma
(Osmanlı Dönemi) TEYAKKUZ
uyanık olmak
Favoriten