Stop looking at me like that, you'll make me blush.
- Bana öyle bakmayı kes, beni utandıracaksın.
I blushed with shame.
- Ben utançla kızardım.
I'm not ashamed of my father being poor.
- Babamın fakir olmasından utanmıyorum.
I'm not ashamed of my father's being poor.
- Babamın fakir olmasından utanmıyorum.