usual, common, general

listen to the pronunciation of usual, common, general
Englisch - Türkisch

Definition von usual, common, general im Englisch Türkisch wörterbuch

customary
alışılmış
customary
{s} alışılagelmiş
customary
{s} adetler gereğince
customary
{s} alışılmış, âdet olan, mutat
customary
(Kanun) örfe tabi
customary
(Kanun) adetten
customary
(Kanun) örf ve adet gereğince
customary
(Ticaret) teamüli
customary
adi
customary
geleneksel

Japonya'da iyi hizmet için bahşiş vermek geleneksel değildir. - In Japan it is not customary to tip for good service.

Hanuka bayramı sırasında dört taraflı dönen top ile oynamak gelenekseldir. - During the feast of Hanukkah it is customary to play with a four sided dreidel.

customary
adetten olan
Englisch - Englisch
{a} customed
{a} customary
usual, common, general
Favoriten