used to introduce a contradiction; on the contrary

listen to the pronunciation of used to introduce a contradiction; on the contrary
Englisch - Türkisch

Definition von used to introduce a contradiction; on the contrary im Englisch Türkisch wörterbuch

rather
-den ziyade
rather
-mektense: I decided to visit a friend rather than go home. Eve gitmektense bir arkadaşı ziyaret etmeye karar verdim
rather
az çok
rather
daha ziyade

O, kadınları anlamlı bir meşgale olmaktan daha ziyade tek kullanımlık zevk olarak görüyor. - He regards women as disposable pleasures rather than as meaningful pursuits.

Bu tür şeyler çoğunlukla kötülükten daha ziyade bir kaza sonucudur. - Such things are often a result of accident rather than malice.

rather
İİ.elbette
rather
oldukça

Bazı ülkelerde, birinin kendi işini bile kamuya bırakamaması oldukça saçmadır. - It is rather ridiculous that, in some countries, a person cannot even release their own work into the public domain.

Sözleşme oldukça gevşek. - The contract was rather loose.

rather
tercihan
rather
epeyce
rather
aksine

Bu bana gülmeni istemediğim için değil aksine sana gülmek istediğim içindir. - It is not because I do not want you to laugh at me, rather it is because I would like to laugh at you.

O benim annem değil aksine benim en büyük ablam. - She is not my mother but rather my oldest sister.

rather
(zarf) tercihen, iyisimi, daha iyisi, daha doğrusu, oldukça, bayağı, az çok, aksine [brit.], bilâkis [brit.]
rather
tercihen/oldukça/birazcık
rather
tersine

Eğer ikinci dilinden anadiline çeviri yaparsan, bu durumun tersine tercihen, hata yapma olasılığın daha az olur. - If you translate from your second language into your own native language, rather than the other way around, you're less likely to make mistakes.

rather
den ziyade
rather
bilâkis [brit.]
rather
tercihen

Eğer ikinci dilinden anadiline çeviri yaparsan, bu durumun tersine tercihen, hata yapma olasılığın daha az olur. - If you translate from your second language into your own native language, rather than the other way around, you're less likely to make mistakes.

rather
iyisimi
rather
daha iyisi
rather
Yapmasam daha
rather
den ise
Englisch - Englisch
rather

She didn't go along, but rather went home instead.

used to introduce a contradiction; on the contrary
Favoriten