Metni harfi harfine çevirdi.
- She translated the text literally.
Onu harfi harfine almayın. O abartma eğilimindedir.
- Don't take it literally. He is inclined to exaggerate.
Motomot -kelime kelime çevirmek, çevirideki en yaygın hatalardan biridir.
- One of the most widespread errors in translating is to translate too literally – word by word.
Gördüğüm şey karşısında tam anlamıyla afallamıştım.
- I was literally stunned by what I saw.
Şehir varlığını tam anlamıyla Mussolini'ye mi borçlu?
- Does the city literally owe its existence to Mussolini?
Barbie bebeğine benzemek Mary'nin en büyük dileğiydi. Kötü cin bu dileği çok harfiyen yorumladı.
- It was Mary's greatest wish to look just like her Barbie doll. The evil genie interpreted this wish too literally.
Onun görüşlerini harfiyen almayın.
- Don't take his remarks too literally.
Bu abartmasız ve mecazi olarak harikulade.
- This is literally and figuratively out of this world.
Ben İngilizceden Japoncaya kelimesi kelimesine tercüme yapmadım.
- I didn't literally translate from English into Japanese.
Ben şimdi gerçekten ağlıyorum.
- I am literally crying right now.
Canavarın gerçekten kafasının arkasında gözleri vardı. Bu gerçekten ürperticiydi!
- The monster literally had eyes in the back of its head. It was really creepy!
Onun söylediğini tam olarak anladım.
- I took what she said literally.
Dedektif olay hakkında binlerce insanı tam olarak sorguladı.
- The detective questioned literally thousands of people about the incident.
You literally put it in the microwave for five minutes and it's done.