unwilling, dull, slow, sluggish

listen to the pronunciation of unwilling, dull, slow, sluggish
Englisch - Türkisch

Definition von unwilling, dull, slow, sluggish im Englisch Türkisch wörterbuch

backward
{s} çağdışı
backward
{s} geri kalmış

O, fikrini ifade etmede geri kalmış. - She is backward in expressing her opinion.

O ülkenin geri kalmışlığı iyi bilinir. - The backwardness of that country is well known.

backward
utangaç
backward
kafasız
backward
rötarlı
backward
çekingen
backward
başlangıca yönelmiş
backward
geçmişe yönelmiş
backward
geriye yönelmiş
backward
(Pisikoloji, Ruhbilim) geri zekalı
backward
{s} geç
backward
(sıfat) geri, geç, ters; çağdışı; gelişmemiş, yavaş öğrenen, geç kavrayan, geri kalmış; çekingen; isteksiz
backward
geriye doğru

Köpek geriye doğru yürüdü. - The dog walked backward.

Tom geriye doğru yürüyor. - Tom is walking backwards.

backward
geri (ye)
backward
tersine

Belki bütün bunu tersine yapıyoruz. - Maybe we're doing this all backwards.

backward
{s} isteksiz
backward
geri geri
Englisch - Englisch
{a} backward
unwilling, dull, slow, sluggish
Favoriten