unutulmak

listen to the pronunciation of unutulmak
Türkisch - Englisch
sink
to be forgotten

The meaning of life is to be forgotten as if you never were. - Yaşamın anlamı, sanki hiç yaşamamış gibi unutulmaktır.

sink into oblivion
fall into oblivion
go into the discard
be forgotten

The meaning of life is to be forgotten as if you never were. - Yaşamın anlamı, sanki hiç yaşamamış gibi unutulmaktır.

blow
forgotten

The meaning of life is to be forgotten as if you never were. - Yaşamın anlamı, sanki hiç yaşamamış gibi unutulmaktır.

blow over
unut
forgot

I forgot to turn off the television before bed. - Yatmadan önce televizyonu kapatmayı unuttum.

He forgot to give back my dictionary. - Sözlüğümü geri vermeyi unuttu.

unut
forget

How can I forget those days? - Bu günleri nasıl unutabilirim?

Don't forget what I told you. - Sana söylediklerimi unutma.

unutulma
{i} oblivion

This cooking technique has passed into oblivion. - Bu pişirme tekniği unutulmaya yüz tuttu.

tamamen unutulmak
(Konuşma Dili) be over and done with
unut
disremember
unut
forgotten

This fact must not be forgotten. - Bu gerçek unutulmamalı.

The event was forgotten in progress of time. - Zamanın ilerlemesiyle olay unutuldu.

Türkisch - Türkisch
Unutma işine konu olmak: "Türklüğün unutulmuş büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır."- Atatürk
Unutmak işine konu olmak
unutulma
Unutulmak durumu
unutulmak
Favoriten