unuttum

listen to the pronunciation of unuttum
Türkisch - Englisch
slipped my mind
unut
forgot

I forgot to turn off the television before going to bed. - Yatmadan önce televizyonu kapatmayı unuttum.

This fact must not be forgotten. - Bu gerçek unutulmamalı.

unut
forget

Don't forget what I told you. - Sana söylediklerimi unutma.

Don't forget to send the letter. - Mektubu göndermeyi unutma.

anahtarlarımı arabada unuttum
I've locked my keys in the car
cüzdanımı unuttum
I forgot my wallet
tamamen unuttum
I clean forgot
unut
disremember
unut
forgotten

Soon learnt, soon forgotten. - Çabuk öğrenilirse, çabuk unutulur.

The event was forgotten in progress of time. - Zamanın ilerlemesiyle olay unutuldu.

unuttum
Favoriten