Bizi izleyen birini görmedim.
- I didn't see anybody following us.
O, arkasında izleyen köpeği ile yürüyüşe çıktı.
- He went out for a walk, with his dog following behind.
Beni izlemeni istemiyorum.
- I don't want you following me.
Tom'un bizi izlemeyi bırakmasını istedim.
- I asked Tom to stop following us.
Aşağıdaki soruları İngilizce olarak yanıtlayın.
- Answer the following questions in English.
Aşağıdaki cümleleri Japoncaya çevir.
- Translate the following sentences into Japanese.
Tom birinin kendisini izleyip izlemediğini görmek için omzunun üzerinden baktı.
- Tom looked over to his shoulder to see if anyone was following him.
Tom Mary'nin kendisini izlediğini fark etti.
- Tom noticed that Mary was following him.
Tom ve Mary, ertesi hafta yine orada buluşmak için karar verdi.
- Tom and Mary decided to meet there again the following week.
Tom pazartesi günü geldi ve ertesi gün eve geri gitti.
- Tom came on Monday and went back home the following day.
Kazadan sonra o çabucak iyileşti.
- Following the accident he recovered quickly.
Bir sonraki yıl o onunla evlendi.
- She married him the following year.