Englisch - Türkisch
Definition von under normal conditions or circumstances; usually; most of the time im Englisch Türkisch wörterbuch
- normally
- normalde
Normalde saat 6.00 da kalkarım.
-I normally get up at 6 o'clock.
İnsanlar normalde dakikada 12 ile 20 kez arası nefes alır.
-People normally breathe 12 to 20 times a minute.
- normally
- normal bir şekilde
- normally
- çoğunlukla
- normally
- normal olarak
Tom normal olarak diğer insanlarla geçinemiyor gibi görünüyor.
-Tom seems to be unable to interact normally with other people.
Normal olarak, biz onu İspanya'da yapmayız.
-Normally, we don't do that in Spain.
- normally
- genelde
- normally
- genellikle
Bir cümlenin genellikle öznesi ve yüklemi vardır.
-A sentence normally has a subject and a verb.
Şimşek genellikle gök gürültüsüne eşlik eder.
-Lightning normally accompanies thunder.
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von under normal conditions or circumstances; usually; most of the time im Englisch Englisch wörterbuch
- normally
under normal conditions or circumstances; usually; most of the time
Silbentrennung
un·der nor·mal conditions or circumstances; usually; most of the timeAussprache
Resimler
Favoriten