Tom özellikle konuşkan hissetmiyordu.
- Tom wasn't feeling particularly talkative.
Tom'un özellikle yakışıklı olduğunu sanmıyorum.
- I don't think Tom is particularly handsome.
Yarın özellikle yapacak bir şeyim yok.
- I have nothing in particular to do tomorrow.
Ben özellikle bu konuyu vurgulamak istiyorum.
- I want to emphasize this point in particular.