unabhängig

listen to the pronunciation of unabhängig
Deutsch - Türkisch
bağımsız, müstakil; özgür, hür
{'un-aphengih} bağımsız
bağlı olmaksızın
bağımsızca
Englisch - Türkisch

Definition von unabhängig im Englisch Türkisch wörterbuch

self-contained
müstakil
independently
bağımsız olarak

Tom ve Bill birbirlerinden bağımsız olarak karara vardılar. - Tom and Bill arrived at the conclusion independently of each other.

Tom bağımsız olarak zengin. - Tom is independently wealthy.

independently
ayrı olarak
self-contained
duygularını gizleyen
self-contained
bağımsız
sovereign
yüce
self-contained
kendine yeten
ındependent
bağımsız

Bu genç erkekler ebeveynlerinden bağımsızlar. - Those young men are independent of their parents.

Onun o kadar üzerinde titrememelisin. O bağımsız olmayı öğrenmeli. - You shouldn't coddle her so much. She needs to learn to be independent.

independently
birbirini etkilemeden
selfcontained
az konuşan
selfcontained
suskun
selfcontained
kendine hakim olan
selfcontained
düşüncelerini başkasına söylemeyen
selfcontained
ağzı sıkı
selfcontained
kendi kendine yeten
selfcontained
gerekli kısımları kapsayan
selfcontained
müstakil
selfcontained
kendine yeten
selfcontained
düşüncelerini kendine saklayan
sovereign
hâkimane