umwerfen

listen to the pronunciation of umwerfen
Deutsch - Türkisch
bozmak, altüst etmek; (manto) omuzuna almak; devirmek, yıkmak
yere atmak
altüst etmek
Englisch - Türkisch

Definition von umwerfen im Englisch Türkisch wörterbuch

upset
üzmek

Kimseyi üzmek istemiyorum. - I don't want to upset anyone.

Seni üzmek istemedim. - I didn't want to upset you.

upset
{i} bozulma

Peki Tom bugün nerede? Oh, karnında bir bozulma var. - So where's Tom today? Oh, he has an upset stomach.

upset
kahretmek
upset
bozmak (mideyi)
upset
(Mekanik,Teknik) çökertme
bowl over
yere yuvarlamak
bowl over
vurup devir
upset
tedirgin
upset
rahatsızlık
upset
altüst etmek
upset
bozmak
bowl over
çarpıp düşürmek
bowl over
şaşırtmak
upset
(isim) devrilme, alabora olma, bozulma, devirme, bozukluk, karışıklık, bozgun, beklenmedik yenilgi
upset
{s} bozulmuş, bozuk (mide)
upset
{f} altüst olmak
upset
{f} bulandırmak
upset
dövmek