The band are very excited about their upcoming tour.
- Grup, gelecek turla ilgili çok heyecanlı.
When is the next guided tour?
- Bir sonraki rehberli tur saat kaçta?
That last round of chemo really sapped his energy.
- Bu son kemoterapi turu gerçekten onun enerjisini çökertti.
Iceland beat England in the round of 16.
- İzlanda son16 turunda İngiltere'yi yendi.
Tom and Mary watched John swim laps.
- Tom ve Mary John'un yüzme turu attığını izledi.
Tom doesn't really enjoy swimming laps.
- Tom yüzme turlarından gerçekten hoşlanmaz.
Let's go for a spin around the park.
- Park civarında şöyle bir tur atalım.
Why don't we take a drive round the island on this ox carriage?
- Neden bu öküz arabasının üstünde bir ada turu yapmıyoruz?
Let's take a short drive this afternoon.
- Bu öğleden sonra kısa bir araba turu atalım.
Most of the revellers are tourists.
- Eğlenenlerin çoğu turist.
In our city, tourists are an important source of revenue.
- Şehrimizde turistler önemli bir gelir kaynağıdır.
Does she like orange?
- O, turuncu rengi sever mi?
Tom likes to wear brightly colored orange pants.
- Tom parlak renkli turuncu pantolon giymeyi seviyor.
Then to Hanukkah's mild surprise a voice rose up and, with laconic precision, likened this rumored brother Alp to the secretion on the nether parts of a she-tur.