I almost missed the train.
- Az daha treni kaçırıyordum.
What time does the next train leave?
- Sonraki tren ne zaman ayrılacak?
I'm sitting in the railway station.
- Tren istasyonunda oturuyorum.
A rail is a piece of metal or wood which is long and thin. For example, a train runs on rails, which is why we call it a railway train.
- Ray, metal ya da tahtadan yapılmış ince ve uzun bir şeydir. Örneğin, trenler ray üzerinde gider, bu yüzden ona demir yolu treni diyoruz.
Some new railroad trains go very fast.
- Bazı yeni demiryolu trenleri çok hızlı gider.
There was standing room only in the Regional Express to Nuremberg.
- Sadece, Nürnberg Bölgesel Ekspres treninde ayakta duracak yer vardı.
Are there any express trains?
- Hiç ekspres tren var mı?
The express train went by so fast we hardly saw it.
- Ekspres tren o kadar hızlı geçti ki onu zorlukla gördük.
The express train from Paris arrives at ten o'clock.
- Paristen gelen ekspres tren saat onda varır.