Onun hayali Dünyayı gezmektir.
- Her dream is to travel around the world.
Dünya'yı gezmek istiyorum.
- I'd like to travel around the world.
Seninle yolculuk etmek istiyorum.
- I want to travel with you.
Tom yalnız başına yolculuk etmek istemiyor.
- Tom doesn't want to travel alone.
Geçtiğimiz yıl bu zamanda Filipinler'de geziyordu.
- He was traveling in the Philippines this time last year.
İki aylığına Avrupa'yı geziyor olacağım.
- I will be traveling in Europe for two months.
Zamanda yolculuk mümkündür.
- Time travel is possible.
Steve bana yolculuklarının hikayesini anlattı.
- Steve told me the tale of his travels.
O en çok seyahat etmekten hoşlanır.
- She likes traveling best of all.
Ben aya seyahat etmek istiyorum.
- I want to travel to the moon.
Seyahat, insanları bilgili yapar.
- Traveling makes people knowledgeable.
Seyahat çekiyle ödeyebilir miyim?
- May I pay with a travelers' check?
Işık sesten çok daha hızlı hareket eder.
- Light travels much faster than sound.
Işık saniyede 186.000 millik bir hızla hareket eder.
- Light travels at a velocity of 186,000 miles per second.
Seninle seyahat etmek istiyorum.
- I want to travel with you.
Yurt dışına seyahat etmek ister misiniz?
- Would you like to travel abroad?
Tom dünyayı dolaşmak istedi.
- Tom wanted to travel around the world.
Tom, Avrupa'da dolaşmak istiyor.
- Tom wants to travel around Europe.
Seninle seyahat etmek istiyorum.
- I want to travel with you.
Yurt dışına seyahat etmek ister misiniz?
- Would you like to travel abroad?
Yalnız seyahat etmek bir grupla gitmekten daha ilginçtir.
- It's more interesting to travel alone than to go on a group tour.
Gemi ile gitmek arabayla gitmekten daha uzun sürüyor.
- Traveling by boat takes longer than going by car.
Yeni davranış kurallarını ihlâl etmekten yakalanan gençler seyahat özgürlüğü haklarını kaybedecekler, ve bu hakkı geri almak için parasız toplum işini tamamlamak zorunda kalacaklar.
- Youths who are caught violating the new rules on behaviour will lose their right to free travel, and will have to complete unpaid community work to earn it back.
Bir yıl izin almak ve dünyayı dolaşmak istiyorum.
- I want to take a year off and travel around the world.
Üç gündür yolculuk yapmaktayız.
- We've been traveling for three days.
Tom dünyayı görmek için yurtdışına seyahat ediyor.
- Tom travels abroad to see the world.
Dan Linda'yı görmek için Londra'ya seyahat etti.
- Dan traveled to London to see Linda.
travel to Spain.
I like to travel.
I’m off on my travels around France again.
I’ve travelled the world.
My drill press has a travel of only 1.5 inches.