Tom parmağını tetikten çekti ve silahını indirdi.
- Tom took his finger off the trigger and lowered his gun.
Sputnik 1, 1957'de fırlatıldı, uzay yarışını tetikledi.
- Sputnik 1, launched in 1957, triggered the Space Race.
Lazer ışını alarm tetikleyicilerini kontrol ediyorum.
- I'm checking for laser beam alarm triggers.