Distinction between gathering and agriculture.
The dictionary gathers nearly half a million words.
- Sözlük yaklaşık yarım milyon kelime toplar.
Maruyama Park is a place where a lot of people gather.
- Maruyama Parkı pek çok insanın toplandığı bir yerdir.
I don't harvest their olives.
- Onların zeytinlerini toplamam.
I don't harvest your olives.
- Senin zeytinlerini toplamam.
They make up about 12.5 percent of the total population.
- Onlar toplam nüfusun yaklaşık yüzde 12,5'ğunu oluşturuyorlar.
Sami can make up his own bed.
- Sami kendi yatağını toplayabilir.
After I pick some blueberries, I make a tart.
- Biraz yaban mersini topladıktan sonra, bir pasta yaparım.
I should like to see the trees from which you picked these apples.
- Ben, bu elmaları topladığın ağaçları görmek istiyorum.
The leaders assembled in Paris for a meeting.
- Liderler bir toplantı için Paris'te toplandılar.
The teacher assembled the students in the hall.
- Öğretmen salonda öğrencileri topladı.
Summon up your courage and tell the truth.
- Cesaretini topla ve gerçeği söyle.
These figures don't add up.
- Bu şekiller toplanmaz.
Add up these figures.
- Bu sayıları toplayın.
A crowd was gathering around him.
- Onun etrafında bir kalabalık toplanıyordu.
Tom doesn't enjoy family gatherings very much.
- Tom aile toplantılarını fazla sevmiyor.
Can you briefly sum up what was said at the meeting?
- Toplantıda ne söylendiğini kısaca özetleyebilir misin?
Tom finally mustered up the courage to ask Mary to marry him.
- Tom sonunda Mary'nin onunla evlenmesini isteme cesaretini topladı.
She finally mustered up the courage to ask him for more money.
- Ondan biraz daha para istemek için sonunda cesaretini topladı.
Tom has collected a great many butterflies.
- Tom pek çok kelebek topladı.
Tom collected old coins.
- Tom eski bozuk paraları topladı.
He has an interest in collecting insects.
- O böcekleri toplamakla ilgileniyor.
Tom isn't currently collecting unemployment benefits.
- Tom şu an işsizlik ödeneğini toplamıyor.
In a closed system the sum of the contained energies remains constant.
- Kapalı bir sistem içerisinde bulunan enerjilerin toplamı sabit kalır.
The whole world is watching the summit conference.
- Tüm Dünya Zirve toplantısını izliyor.